KÖPEK BULDUM NE YAPMALIYIM?

KÖPEK BULDUM NE YAPMALIYIM?

Paylaş / Yazdır :


Merhaba,

Bugün “Köpek buldum ne yapmalıyım?” sorusunu cevaplıyoruz. İyi okumalar…

Bu çok genel bir soru tabi ki, nasıl bir köpeği nerede ne halde bulduğunuza göre çok farklı şekillerde cevaplanabilir. O yüzden yazımın en başında şunu belirtmeliyim ki köpek kurtarmak büyük oranda doğaçlama işidir. Tabi ki işin belirli prosedürleri vardır ancak bunlar her zaman işlemez. Yıllar bana bunu öğretti.

Ama tabi ki neler yapılabiliri konuşacağız burada, sizden sadece burada her konudan bahsetmenin imkansız olduğunu ve bolca doğaçlama yapmanız gerekeceğini anlamınızı rica ediyorum.

İlk Yapmanız Gereken:

Bulduğunuz köpek yavruysa öncelikle annesini aramalısınız, yalnızca anne yoksa ve yavru tehlike altındaysa ona dokunmalı ve/veya almalısınız. Dokunmak içinse muhakkak bir eldiven, bir havlu ya da en azından kıyafet kullanmalısınız. Gazete kağıdı olmaz yırtılır, kıyafetinizin kollarını uzatıp almak olmaz sıyrılır. Elle dokunmamanız sadece kokusu bozulmasın ya da eliniz batmasın diye değildir, onda bulunan zararlılar size ve sizde bulunanlar da ona geçmesin diyedir. Onu yakalamak için kovalayıp korkutmayın, size gelmesini sağlayın, sabırlı olun. Duruma göre su ya da yiyecekle aklını çelmeye çalışın. Çömelir pozisyonda olmak genelde işleri kolaylaştırır. Yumuşak bir ses tonu da öyle.

Bulduğunuz köpek yetişkin ise daha dikkatli olmanızda fayda var. Yukarıda yazdıklarım aynen geçerlidir ancak yetişkin köpekler genellikle yavrulardan daha büyük oldukları için yakalamak ve taşımak zorlayıcı olabilir. Eğer yavru kadar küçük olan bir fino bulduysanız tamam ama ya çok daha büyük bir çoban köpeği olursa ne yapacaksınız? O noktada işler biraz karmaşıklaşıyor. Size izin vermedikçe ona dokunmayın, çömelir pozisyonda olmak daha iyidir, genellikle… Yapılan en büyük hatalardan biri köpeğin güvenini tam kazanmadan onu kucaklayıp almaya çalışmaktır. Bu hareket genellikle yüzün ısırılmasıyla sonuçlanır ve macera o noktada sonlanır, köpek bırakılıp gidilir. Ne gerek var? Sakin olun, sabırlı olun, acele etmeyin. Bırakın size güvensin. Yeterli güvenin oluştuğuna inanıyorsanız onu kendiliğinden aracınıza binmeye ikna etmeye çalışın. Genelde binmezler. Bu durumda yanınızda varsa ona bir tasma takın, genelde tasmasızdırlar bulduğunuzda. Bağlı bulduysanız ipi çözüp arabanıza almaya çalışın. Çok korkmuş olduklarından genelde bunu da yapmazlar. Bu durumda kucaklayıp arabaya almaktan başka çare kalmaz. Zamanlama çok önemlidir. Yanlış zamanlama ısırılmayla ya da köpeğin tamamen korkup kaçmasıyla sonuçlanabilir. İşte tam da burası doğaçlamanın ve deneyimin konuştuğu noktadır. Unutmayın, her köpeği kurtaramazsınız.

Şimdi nereye gidiyoruz?

Tasması ve iletişim bilgisi olmadığını varsayıyorum çünkü genelde tasmanın izi olur ama kendisi olmaz. Köpek atmanın temel kuralı tasmayı sökmektir. Tasma sahiplik belirtir, tasmasızlık sahipsizlik alametidir. Neyse. Mümkünse hemen veterinere gidiyorsunuz. Veterinerinize durumu izah ettiğinizde o zaten ne yapması gerektiğini çok iyi biliyor olacak. O öncelikle çipi var mı diye bakacak, unutursa hatırlatın. Varsa kayıtları inceleyip şahsı tespit etmeye çalışacak. Sahibi bulunabilirse ne ala. Gerisini zaten halledersiniz, burada zaman kaybetmeyelim.

Çip yoksa ya da kayıtlardan bilgi çıkmadıysa köpeğin sağlığına odaklanın. Bariz bir yaralanma ya da hastalık varsa veterineriniz zaten size bilgi verecektir.

Veterinere gitme imkanı yoksa ne yapıyoruz?

O zaman işler zorlaşıyor. Eve gideceğinizi varsayıyorum, genelde öyle olur. Köpeği muhakkak karantinaya alıyorsunuz. Öncelikle YEM VE SU ihtiyacını karşılıyorsunuz. Mevsime göre serin ya da sıcak bir alan sağlıyorsunuz. Yazsa serin, kışsa sıcak yani işte anladınız. 🙂

Diğer kedi, köpek ya da başka neyiniz varsa EN AZ 4 HAFTA onlarla görüştürmüyorsunuz. kendiniz de az görüşüyorsunuz, aşkların en güzeli uzaktan olandır 🙂

Görünen sorunları varsa oradan başlayın. Sizi aşar gibiyse lütfen veterinere gidin. Gidemiyorsanız eczaneden ilgili rahatsızlığa iyi gelecek bir şeyler almaya çalışın, durumu olduğu gibi izah etmek genelde daha iyi sonuç verir. Bir şey gizlemeyin. Görünen sorun bir yaralanmaysa pansuman yapın, oksijenli su, Batikon ve gazlı bez zaten evinizde hazır bulunması gereken ilk yardım malzemeleridir. Yoksa alın eczaneden. Yara ağırsa muhakak veterinere gidin. Gidemiyorsanız ve kanama varsa muhakkak baskı yaparak durdurmaya çalışın ve durdurun, yoksa onu kaybedersiniz. Daha basit yaralarsa temizleyin, pansuman yapın ve bandajlayın. Çok küçükse pansuman yapıp açık bırakın daha iyi olur.

Görünen bariz bir sıkıntı yoksa çişini ve kakasını takip edin. Kan ve parazit arayın, ishal mi bakın. Bir sorun yoksa iç ve dış parazit uygulaması yapın. İsim vermem yasak, eczacınıza danışın.

Mümkünse ve ihtiyaç varsa onu yıkayıp temizleyip güzelce kurutun.

İshal varsa ama kan yoksa tamam, halledilebilir, hemen tavuk göğsü haşlıyoruz, tuzsuz. Lapa pilav yapıyoruz, yağsız tuzsuz. Tavuk göğsünü muhakkak küçük doğruyoruz. Ben genelde tavuk göğsünü küp küp doğrayıp tencereye atıp üzerine su ve pirinç koyup kaynatıyorum. Suyu bol koyup uzun süre pişiriyorum ve lapa bir bulamaçımsı tavuklu pilav elde ediyorum. İşte bu. İçinde bol su olması kaybettiği sıvıyı yerine koyması için çok önemli, o yüzden lapa hazırlıyoruz. Soğutuyoruz, veriyoruz. Pirince dalıp afiyetle yediyse sıkıntı yok. Süper. İshal geçene kadar bu diyete devam. Geçince yaşına ve sağlığına uygun kuru köpek mamasıyla devam ediyoruz. YEMEDİYSE ONA ZAMAN VERİYORUZ, SAKİNLEŞSİN, KAFASINI TOPLASIN, YERİNE ALIŞSIN. Asla yemiyorsa neden yemediğini anlamamız lazım. Mümkünse veterinere gidin. Gidemiyorsanız ağzını muayene edin, yara, eksik diş vs. var mı diye. Ama uyarayım genelde durum bununla ilgili değildir. Üzülebilirsiniz. Kesinlikle veterinere gidin, yapacağınız pek bir şey yok.

İshal var, kan var, sıkıntı büyük. Kesinlikle veterinere gidiyorsunuz yapabileceğiniz hiç bir şey yok.

Her şey yolundaydı ya da emek edip herşeyi yoluna soktunuz. Köpek artık sağlıklı. O zaman ya sahipleniyorsunuz ya da sahiplendiriyorsunuz. Siz bakmayacaksanız başta veteriner olmak üzere herkese haber verin. Olmadı Facebook gruplarına ilan verin, fotoğraflı 🙂 Sosyal medya hesaplarınızdan paylaşımlarda bulunun, yine fotoğraflı 🙂 Muhakkak biri isteyecektir.

Maceranın sonu, mu? Tabi ki hayır. Kısırlaştırmak önemli. Bence muhakkak kısırlaştırın. Veteriner çok masraflı olacaksa barınaklarda yaptırın.

E tamam da Ersinciğim bu kadar yazı yazdın barınaktan daha şimdi bahsediyosun, keşke en başta barınağa götür deseydin yaaa boşa okuttun bize hepsini, ohooooo…. Yok işte öyle değil. Bir gün boş vaktinizde en yakın barınağı ziyaret edin, görün bakalım neden hiç bir yerde barınağa götürün yazmamışım, anlayın. 🙂

Ona yardımcı olduğunuz için o size ancak gözleriyle teşekkür edebilir, ben onun dilinden size aktarayım:

“Beni orada bırakmayıp kurtardığın için sana minnettarım. Seni asla unutmayacağım, senin için canımı bile veririm. Belki beni yaşatamayacaksın ama önemli değil. Son zamanlarımı ilgi ve şefkatle geçirmemi sağladın. Bu her şeye bedeldi. Teşekkür ederim.”

Faydası olması dileklerimle.

Ersin

Paylaş / Yazdır :



Warning: implode(): Invalid arguments passed in /home/petyurdu/domains/petyurdu.org/public_html/wp-content/themes/petclub/fw/core/core.socials.php on line 119

Yorum yazın



E-posta adresiniz kimseyle paylaşılmayacatır. Zorunlu alanlar * ile işaretlenmiştir.

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

Telefon: +90 532 547 5472 Whatsapp
Faks: -
Muğla
İstanbul
Araç çubuğuna atla